MENÜ
Konya
Anadolu Telgraf
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
KADINLARIMIZ (273. Bölüm)
Mehmet Şimşek
YAZARLAR
12 Eylül 2022 Pazartesi

KADINLARIMIZ (273. Bölüm)

Kadınlarımız, yazı, dizisinin: 273. Bölümünü, kaldığımız, yerden başlayıp anlatmaya devam ediyorum. Anadolu’nun, yerlerde, süründürülmek istenen onurunu ayakta tutmanın; Ödülünü, hak, eden birçok kadın vardır. Tercüman-ı Hakikat Gazetesi’nin, 23 Eylül 1921 tarihli haberinde: Bir, çok, yararlılıklar gösteren; Adile Hanımın ’da, içinde, bulunduğu gönüllü Müfrezesi halkın: Sıcak, içten, uğurlamalarıyla Batı Cephesine gitmek üzere hareket etmiştir. Satırları, Adile İsimli, Kara Fatma istiklâl madalyalı; Tarsuslu, Adile Halayı, tarihin sayfalarına geçirir. Örgütlü, güçleriyle, cepheleri destekleyen kadınlar gelişmeleri heyecanla beklerler. Konyalı, Hilâli Ahmerli Hanımlar Şubesi ve Müdafaa-i Hukuk Kadınlar Cemiyeti Başkanı, Şerife Hanım: 27 Eylül 1921 de, Mustafa Kemal’e, gönderdiği telgrafla; Sakarya Zaferini Kutlar. Türk Milleti’nin, istikbalindeki, davayı ulviyetin gerçekleşmesini: Hayatta, ispat, eden milletimize lâyık olan; Zatı Kumandanlarımızın, muvaffakiyetleri, evveliyatlarından dolayı: Cümlemizin, kalbi, hissi, minnet ve şükrandır. Namus-u Milletimizi, kurtaran, bu duygularımızın zaferidir. Bir, nedenle, mesuduz bu durumu dualarımızla sevinçle ilân ediyoruz. Bütün, Konya Kadınları, adına hissiyatımızın minnetlerimizin kabulünü; Müsaade, buyurmalarını, arz ederiz. Mustafa Kemal’e, aynı, tarihte Şerife Hanıma da telgraf gönderilmiştir. FATMA SEHER NAİM BEY’İN RAPORUNDA: Tutsaklığa, başkaldıran, gücüyle zafer için çabalamaktadır. Abdurrahman Bey’in, girişimleriyle, tepeleme silah ve cephaneyle dolu olarak; İstanbul’dan, kalkan, motor Yalova Deresinin ağzına yaklaştığında: Saat, sabahın, beşidir. Dere, ağzına, biriken kum ve çakıllar yüzünden içeri giremeyen motor; Kıyıdakilerin, yardımıyla, çekilir. Bundan, sonrasını, Abdurrahman Bey halktan sorup öğrendiğimize göre: Bu, havalide, kuvvet olarak; Kuvayı Milliye’nin, Kara Fatma Çetesi, bulunuyormuş. Bir, dağ, Köyünde Karargâhı olduğunu bildirmeleri üzerine: Derhal, bu, fedakâr çete reisi kadına buluşmak için haber yolladık. İkindi, vakti, kardeşi Sabri Reisle beraber bir manga süvariyle geldi satırlarıyla anlatır. İstanbul’dan, kaçırılan, silâh ve cephanenin getirildiği; Yalova, yıkılıp, yakılmış. Köyleri, boşaltılmış, kaçırılan malzeme sayılarak gelenlere teslim edilip: Sonra, motor, Karamürsel’deki silahları yüklenip; İzmit’e, götürmek, üzere hareket eder. Ancak, Darıca önlerinde, Yunan torpidosu tarafından durdurarak yoldan çevrilir. Bölgede, çalışmalarını, sürdüren Fatma Seher’le ilgili bir değerlendirme de: Hisarcık’ta, Kaynarca Mıntıka Kumandanı, Naim Bey’in Süvari Tugayına yazdığı raporda yer alır. Raporun, Tarihi, 27 Ağustos 1921 dir. Rapor Kara Fatma Seher, Hanımın, cepheden geri gelen efrat üzerindeki; Tesiri, her, türlü takdirin üstünde olduğu bilinmektedir. Rapora, cevap, olarak yazılan: Tugay emrinin, 2. Maddesinde, bu günkü harekâtta pek çok faydası görülmüş olan; Fatma Seher Hanıma, çok, teşekkür ederim denilmektedir. 26-27 Ağustos 1921 tarihli ve 193 sayılı Tugay-Liva genelgesiyle de: Bu, kahraman, kadın takdir edilmekte ve diğer birliklere örnek olarak gönderilmektedir. Fatma Seher, 29 Ağustos 1921 de, İznik dolaylarında; Bereket ve Karaderinde, düşmana, yapılan karşı saldırıda: Güçlü, Topçu ateşine, karşın efradın Bereket ve Karaderinde ileri atılmasına örnek olmuştur. İznik, dolaylarındaki, Alako-Karaderin hattındaki vuruşmada; Sağ, memesinden, yaralanır. Yeni Gün Gazetesiyle, yapmış, olduğu bir söyleşide: Yaralarını, saran, muhabire kaç defa ne söyleyeyim? İyi, oldu, hepsi geçer. Fakat göğsümde, bir, şarapnel parçası var. O, biraz, acı veriyor karşılığını verir Fatma Seher. Koceliden, sonra, İznik cephesinde çarpışan Fatma Seher; İntikam, Taburuna, devam edecek. Reşit Bey’in, Müfrezeler Komutanı, olduğu Alaya bağlı olarak: İznik, çevresinde, görev yapacaktır. Ağır, şartlarda, geçen yıllar içinde yorgun düşen Fatma Seher; Hem, dinlenip, hem de gönüllü asker toplamak niyetiyle: Kocaeli Komutanı, Halit Bey’e, 24.10.1337 Tarihli, bir, yazıyla başvurmuştur. KOCAELİ GRUBU KOMUTANLIĞINA: 12 Kasım 1921 Tarihinde, Müfrezeler Kumandanı, Reşat Beyden; Aldığım, emir, üzerine 900 kişilik maiyetimle esnaf harici efrattan: Gönüllü, toplamak ve cepheye, hareket etmek üzere; Teşkilata, topladığım, 25 kişilik, maiyetimle emrinize hazırım. Büyük Milletimin, uhdeme, verdiği çavuşluk rütbesinden dolayı şükranlarımı arz ederim Fatma Seher. İki, seneden, buyana çok yorgun olduğumu arz ederek: İzmit, dolaylarında veya cephe, gerilerinde az bir süre istirahat için; İstihdam, edilmemi, arz ederim. Mücahide, Fatma Seher. Kocaeli Grubu Kumandanı, Halit Bey, Fatma Sehere: Aynı, gün, şu telgrafı çekmiştir. İzmit’te Mücahide Fatma Seher Hanıma: Emri-i Ahire, kadar,

maiyetinizle birlikte İzmit’te istirahat etmeniz muvafıktır. Fatma Seher, sonra bu bölgede bir müddet daha kalır. Hem, dinlenir, hem asker toplar. SEYDİLER KÖYÜNDEN ŞERİFE: Sakarya Savaşı, öncesinde, Tekâlifi Milliye emirleriyle varını yoğunu veren; Anadolu’dan, Büyük Taarruz öncesi, kalan canı istenmektedir. Sakarya Zaferiyle, Büyük Taarruzun, başladığı 26 Ağustos tarihleri arasında geçen: Bir, yıla, yakın zaman diliminde önemli bir çatışma olmamıştır. Anadolu’nun, Yunan Ordusuna, denk, bir Ordu kurmaya çalıştığı; Bu, zaman, içinde TBMM. Büyüyen Ordunun ihtiyaçlarını karşılayabilmek için 19 yeni yasa çıkarır. Meclisin, ele, aldığı önemli sorunlardan biri asker kaçaklarıdır. 29 Ekim 1921 günü, düzenlenen, gizli oturumun: Birinci, celsesinde, konuşan Refet Paşa bu sorunu bütün çıplaklığıyla dile getirmiştir. Şu, altı, ay içinde Ordudan 200.000. kişi gelip geçmiştir. Bu, kaçanların, hepsini, öldüreyim mi? Asayım, mı? Netice, olarak, bu gün askerleri baştanbaşa giydirdiğim halde; On beş, gün, sonra Ordu gene çıplak kalıyor. Bunları, söylemek, istemezdim fakat mecbur kaldım. Bunlar, böyledir. 21 Kasım 1921 İn, sonlarıdır. Düşmana, boyun, eğmeyen kadınlar: Dağın, taşın, tanıklığında amansız bir yürüyüşü gerçekleştirmektedir. Çerkeş, önlerinde, soğuktan donmak üzere olan çocuğun hıçkırıkları; Mustafa Necati’nin, satırlarıyla, kayda girer.

Devam Edecek.

Mehmet ŞİMŞEK. Art. Yazar.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2023 Anadolu Telgraf